Körfez ülkeleri tarafından kara, hava ve deniz sınırları kapatılan Katar, Umman’daki Sahar ve Salalah limanlarını kullanarak ablukayı deldi.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır’ın başını çektiği Körfez ülkeleri tarafından kara, hava ve deniz sınırları kapatılan Katar, gemilerini Umman’daki Sahar ve Salalah limanlarına göndererek ablukayı deldi.
Katar’la Umman arasında doğrudan kargo gemisi hattının dün işler hale gelmesiyle krizin başından beri ilk kez Katar yük gemileri ülke dışına çıkmış oldu. İki ülke arasındaki deniz ticareti önceden BAE üzerinden yapılıyordu. Önceki gün, İran’ın krizde tarafsız kalan Umman’a yolladığı ve içinde iki savaş gemisi de bulunan filonun güvencesinde Umman’a yola çıkan gemiler, Katar’a ihtiyaç duyduğu ithal ürünleri taşıyacak.
Bu gelişmeyle birlikte, Katar’dan “yıkılmadık” açıklamaları geldi. Maliye Bakanı, Ali Şerif el-Emadi CNBC televizyonuna yaptığı açıklamada, ekonomilerinin güçlü olduğunu ve kurlarını koruyabileceklerini söyledi. El Emadi, “Türkiye, Uzakdoğu ve Avrupa’dan ithalat yapabiliyoruz” dedi. Dişişleri Bakanı Şeyh Muhammed de, “Sonsuza kadar böyle yaşayabiliriz” diye konuştu.
‘Taliban ofisini ABD istedi’
Öte yandan Körfez ülkeleri ile ABD Başkanı Donald Trump’ın “teröre destek vermekle” suçladığı Katar, bu iddiaların yersiz olduğunu ortaya koymak için bir dizi çalışma başlattı. Bu kapsamda eski ABD Adalet Bakanı’nın hukuk firmasıyla Katar’ın savunulması için anlaşmaya varılırken bir yandan da “terör örgütleriyle” ilişkilerin ABD’nin isteği doğrultusunda kurulduğuna dair açıklamalar yapıldı.
Katar Dışişleri Bakanlığı kontr-terör danışmanı Mutlak el-Kahtani, El Cezire’ye yaptığı açıklamada, Taliban’ın 2013’te Doha’da siyasi ofis açmasına ABD hükümetinin “barış görüşmeleri için açık kapı politikası” isteği çerçevesinde izin verdiklerini ve daha sonra kapattıklarını öne sürdü. Öte yandan, ofis kağıt üzerinde kapalı olsa da Taliban liderlerinin halen Doha’da olduğu söyleniyor. Kahtani, AFP’ye yaptığı açıklamada da, “Ülkemiz hakkındaki kampanyanın terörle mücadele ya da terörün finansmanıyla ilgisi yok bence bu ülkemin etkin, bağımsız dış politikasına karşı bir kampanya” diye konuştu.
Katar, “haklılığını” anlatmak amacıyla ABD’nin eski başkanı Bush döneminde 2001-2005 yıllarında ABD Adalet Bakanlığı görevini yürüten John Ashcroft’un hukuk firmasıyla anlaşmaya vardı. Firmadan, ABD Adalet Bakanlığı’na yapılan bildirime göre Katar, 90 günlük çalışma için 2.5 milyon dolar ödeyecek. Hukuk firması, Katar’ın, kara para aklama ve terörün finansmanının engellenmesi konularındaki faaliyetlerini denetleyerek raporlayacak. Firmanın, aynı zamanda medya ve ABD siyasi kurumlarında lobi faaliyetlerinde bulunması da öngörülüyor.
Pakistan devreye girdi
Krizin çözümü için Kuveyt’in arabuluculuk çabaları sürerken Pakistan Başbakanı Navaz Şerif de Katar krizinin çözümüne yönelik çabalar kapsamında dün Suudi Arabistan’a gitti. İslamabad yönetimi, Pakistan askerlerinin, Türk ordusuna destek için Katar’a konuşlanacağı iddialarını ise yalanladı.
Bu arada, Britanya’nın Times gazetesinin haberine göre, Hamas’tan bir delegasyonun Katar karşıtı Körfez koalisyonunun başlıca hedefi olan İran’a önümüzdeki günlerde bir ziyarette bulunacağı, heyette örgütün lideri İsmail Haniye’nin de olacağı iddia edildi.